BİN KİŞİNİN YAPTIĞI PASTA HİKAYESİ ETKİNLİĞİ – İNSANLARI SEVİYORUM

Yazar Yorum Yap 284 views

4-6 Yaş Kur’an kursu değerler eğitimi ünitelerinden olan insanları seviyorum ünitesi konularında bin kişinin yaptığı pasta hikayesi için hazırladığımız etkinlik kalıbını sizlerle de paylaşmak istiyoruz…

Biz etkinliğimizi simli Eva parçalarıyla süsledik.Bazı kısımlarını da boyadık.

Bin Kişinin Yaptığı Pasta Hikâyesi
Etkinlik:
Öğretici güler yüzle sınıfa girip, çocuklara selam verdikten sonra, onlara güzel bir hikâye
okuyacağını söyler ve aşağıdaki hikâyeyi okur:
Çok güzel bir pazar günüydü. Rümeysa, mahalledeki arkadaşlarını yaş gününe davet
etmek istiyordu. Onlarla sohbet edip oyunlar oynayarak eğlenceli bir hafta sonu
geçirmeyi planlıyordu. Elbette ki gelen misafirlerine bir şeyler ikram etmeliydi.
Rümeysa’nın aklına lezzetli bir pasta yapmak geldi. Bunun için annesinden izin
istedi. Fakat o, daha önce hiç pasta yapmamıştı. Bu nedenle annesi:
– Rümeysacığım, ama tek başına zorlanabilirsin. İstersen beraber yapalım?
Rumeysa:
– Teşekkür ederim annecim ama ben yarın on bir yaşıma gireceğim, tek başıma
yapmak istiyorum.
Annesi:
– Hayatta her şeyi tek başımıza yapamayız bir tanem. Bazen birilerinin yardımına
ihtiyaç duyarız, dedi. Ama Rümeysa pastayı, yalnız başına yapmakta ısrarcıydı.
Rümeysa:
– Anneciğim, neden başkalarına muhtaç olalım ki? Benim hiç kimseye ihtiyacım
yok. Yapmasını biliyorum. Göreceksin, tek başıma yapacağım bu pastayı.
Annesi:
– Peki kızım, madem öyle düşünüyorsun sana izin veriyorum. Ama söylediğin
gibi, hiç kimseye ihtiyaç duymadan, her şeyiyle kendin yapacaksın bu pastayı, dedi.
Rümeysa çok mutlu oldu. Annesine teşekkür edip hemen mutfağa koştu ve işe
koyuldu. Öncelikle tarif defterinden pasta için gerekli olan malzemeleri öğrendi.
Ardından bu malzemeleri bir araya getirip, pastasını yapmak için tezgâhın başına
geçti. Bir süre sonra mutfaktan güzel güzel kokular gelmeye başladı. Kokuyu alan
annesi mutfağa geldi. Fırının içinde harika görünümlü bir pasta yavaş yavaş kabarıyordu. Rumeysa’nın yüzünde ise başarının vermiş olduğu bir gülümseme vardı.
Annesi ona, pastayı nasıl yaptığını sordu. Rümeysa da tek tek neler yaptığını anlattı.

Annesi:
– Hani kızım, pastayı yaparken hiç kimseden yardım almayacaktın, her şeyi kendin
yapacaktın?
Rümeysa :
– Anneciğim, gerçekten bu pastayı hiç kimseden yardım almadan, tek başıma ben
yaptım. Annesi:
– Rümeysacığım, eğer bu pastayı her şeyiyle, kimseye ihtiyaç duymadan, yalnızca
sen yapmış olsaydın sütü dolaptan almazdın, dedi ve Rümeysa’nın şaşkın bakışları
içerisinde devam etti:
– Sütü elde etmek için bir inek alırdın. Ardından onu besleyip sağardın. Yumurta
için de bir tavuk alır, kendin besler ve yumurta elde ederdin. Un için ise bahçeye buğday ekerdin. Bunları sulayarak ve gübreleyerek başak olmasını sağlardın.
Olgunlaşınca buğdayları ayırıp öğütürdün ve un elde ederdin. Sadece bunlarla
bitmiyor güzelim. Daha şeker var, kakao var, kabartma tozu var. Bunların yanında
karıştırdığın kap, kullandığın kaşık, koyduğun tepsi, pişirdiğin fırın… Hepsinin de
sana gelene kadar bir elde ediliş, bir yapılış aşaması var. Haa, her şeyden önemlisi
de sen bu pastayı bir bilene sorarak yaptın, yani tarife bakarak, değil mi?
Rümeysa:
– Evet, anneciğim, ne demek istediğini anladım, dedi. Annesi gülümseyerek Rü-
meysa’nın başını okşadı ve:
– Anladığına çok sevindim kızım. Gördüğün gibi biz insanlar her konuda birbirimize muhtacız. Tek başımıza yaptığımızı zannettiğimiz pek çok şeyde birçok insanın
yardımı ve emeği vardır. Düşünsene! Bizlerin yediği bir dilim pastada, çiftçinin,
işçinin, nakliyecinin, mühendisin, bakkalın, esnafın… Daha sayısını bilemediğimiz
birçok insanın emeği var. Yani pasta yaptığımız bu malzemeler evimize gelinceye
kadar, binlerce kişinin çalışmasının sonucu bize ulaşıyor, dedi.
Rümeysa ise gülerek:
– Öyleyse anneciğim, benim yaptığım pasta bir kişinin değil, bin kişinin yaptığı
bir pasta oldu, dedi.
Hikâye bittikten sonra öğretici, çocuklara: “Hikâyemizde de gördüğünüz gibi çocuklar,
Allah biz insanları, bu dünyada birbirimize muhtaç olarak yaratmış. Hayatımızın her
aşamasında; yememizde, içmemizde, uyumamızda, eğitimimizde, sağlık meselelerimizde,
barınmamızda… Kısacası her konuda birbirimize ihtiyacımız var.
Örneğin; hasta olduğumuzda doktora gidiyoruz. Acıktığımız zamanlar etimiz kasaptan,
ekmeğimiz fırından, sebzemiz manavdan, diğer yiyeceklerimiz de marketlerden geliyor.

Kıyafete ihtiyacımız olduğunda terziye ya da mağazaya gidiyoruz… Yani bütün bu ihtiyaçlarımızı asla tek başımıza gideremiyoruz. Birbirimize ihtiyacımız var ve herkes elinden
geldiğince birbirinin ihtiyacını gidermelidir.” der.
Öğretici, çocuklara aşağıdaki soruları sorar ve etkinliğin değerlendirmesini yapar.
Etkinliğin Değerlendirilmesi:

  1. Rümeysa kimler için ve neden tek başına pasta yapmak istedi?
  2. Annesi Rümeysa’ya pastayı neden tek başına yapmış olmadığını söyledi?
  3. Başkalarına ihtiyaç duyduğumuz durumlara örnek verebilir misiniz?

Yorum yaz